Tam Yargı Davası Nedir? – İdare Hukuku Kapsamında Hak Arama Yolu Olarak Tam Yargı Davaları

Giriş

Tam Yargı Davasının Tanımı

Tam yargı davası, idare hukuku bağlamında, idarenin hukuka aykırı eylem ve işlemleri nedeniyle zarar gören bireylerin veya tüzel kişiliklerin tazminat talep etme hakkını içeren bir dava türüdür. Bu davalar, bir kamu hizmeti işleminden kaynaklanan hukuka aykırılık durumunda ortaya çıkan maddi ve manevi zararların giderilmesini amaçlar.

Neden Önemlidir? İdare Hukukundaki Yeri

İdare hukukunda tam yargı davaları, bireylerin idare karşısındaki haklarının korunması açısından büyük önem taşır. Bu davalar, kamu zararı oluşturan idari eylem ve işlemlerle ilgili adaletin sağlanması için temel bir hukuk yoludur.

Tam Yargı Davası Nedir?

Tanımı ve Yasal Dayanağı

Tam yargı davası, idare hukuku çerçevesinde idarenin hukuka aykırı işlemlerinin neden olduğu zararların tazmini için açılan bir davadır. Bu davaların yasal dayanağı, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda belirtilmiştir.

İptal Davası ile Farkı

İptal davası, bir idari işlemin hukuka aykırılığının tespiti ve iptali için açılan dava türüdür. Tam yargı davası ise, iptal davasının ötesine geçerek, zararın tazmini amacıyla da açılabilir.

Uygulama Alanları: Hangi Hallerde Açılır?

Tam yargı davaları, idarenin bir eylem veya işlemi sonucu maddi veya manevi zarara uğradığını iddia eden gerçek veya tüzel kişiler tarafından açılabilir. Örneğin, kamulaştırmasız el atma, haksız tutuklama gibi durumlar bu kapsamda değerlendirilebilir.

Tam Yargı Davasının Koşulları

İdare Tarafından Gerçekleştirilen Zarar Verici Eylem veya İşlem

Tam yargı davası açılabilmesi için idarenin hukuka aykırı bir eylem veya işlemi sonucu zarar meydana gelmiş olmalıdır. Bu zarar somut ve belirlenebilir olmalıdır.

Zararın Somut ve Belirlenebilir Olması

Zararın açıkça belirlenebilir nitelikte olması, tazminat talebinin doğruluğunu ispat etme açısından gereklidir. Zararın gerçekleştiği tarihten itibaren dava süreci başlatılabilir.

Kusur Unsuru ve Kusursuz Sorumluluk Halleri

Tam yargı davalarında kusur unsuru aranabileceği gibi, bazı durumlarda kusursuz sorumluluk ilkesine dayanılarak da dava açılabilir. Kamu hizmetinin niteliği gereği bu tür durumlarla karşılaşılabilmektedir.

Kimler Tam Yargı Davası Açabilir?

Davacı Sıfatı (Hukuki Menfaat)

Tam yargı davası açabilmek için davacının idari işlem veya eylem nedeniyle doğrudan zarara uğramış olması gerekir. Hukuki menfaatin varlığı dava açma ehliyetini belirler.

Tüzel Kişiler ve Gerçek Kişiler İlgili Hakları

Tam yargı davaları, hem gerçek kişiler hem de tüzel kişiler tarafından açılabilir. Tüzel kişilerin hakları, bu davaların uygulanabilirliğini genişletir.

Dava Açma Süreci ve Usule İlişkin Esaslar

Dava Açma Süresi ve Zamanaşımı

Tam yargı davalarında dava açma süresi, zarar veren işlemin öğrenilmesinden itibaren belirli bir süredir (genellikle 60 gün). Zamanaşımı süresi dolmadan dava açılmalıdır.

Görevli ve Yetkili Mahkeme

Bu tür davalarda görevli mahkeme idare mahkemeleridir. Yetki ise genellikle zarar gören kişinin bulunduğu yer başta olmak üzere belirli kurallara göre belirlenir.

Delil Sunma ve İspat Yükü

Tam yargı davalarında delil sunma ve ispat yükü, zararın idare nedeniyle gerçekleştiğini gösterme yükümlülüğü davacıya aittir.

Tam Yargı Davasında Tazminat Türleri

Maddi Tazminat: Malvarlığı Kayıpları

Maddi tazminat, idari işlem veya eylem sonucu uğranılan malvarlığı kayıplarının giderilmesine yöneliktir. Bu zararların mali değeri dava sürecinde belirlenir.

Manevi Tazminat: Manevi Zararlar ve Acıların Giderilmesi

Manevi tazminat, zarar gören kişinin yaşadığı acı ve kederin giderilmesi amacıyla talep edilir. Bu tür zararlar maddi zararlardan daha soyut nitelikte olup, takdir hakkı mahkemeye aittir.

Örnek Kararlar Işığında Yorum

Tam yargı davalarında yargı kararları, emsal oluşturma işlevi görür. Daha önce verilmiş olan kararlar, benzer davalar için yol gösterici olabilir.

Tam Yargı Davalarına İlişkin Uygulamalı Örnekler

Kamulaştırmasız El Atma

Kamulaştırmasız el atma, idarenin taşınmaza yönelik hukuksuz müdahalelerinde sıkça karşılaşılan bir durumdur ve tam yargı davası konusu olabilir.

Haksız Tutuklama ve Gözaltı

Haksız tutuklama ve gözaltı durumları, kişisel özgürlüklerin ihlaline neden olduğundan dolayı tam yargı davası çerçevesinde tazminat talebine konu olabilir.

Kamu Görevlisinin Kusurlu Eylemi

Kamu görevlilerinin görevlerini yerine getirirken yaptıkları kusurlu eylemler nedeniyle oluşan zararlar, bu davalar kapsamında değerlendirilebilir.

Tam Yargı Davalarında Sık Sorulan Sorular (SSS)

İptal Davası Açmadan Tam Yargı Davası Açılabilir mi?

İptal davası açılmadan da tam yargı davası açılabilir, ancak iptal davası açmak zorunlu olduğunda hem iptal hem de tam yargı davası birlikte açılmalıdır.

Tazminat Talepleri Ne Kadar Sürede Sonuçlanır?

Tazminat talepleri, mahkemenin iş yükü ve davanın karmaşıklığına göre değişen bir sürede sonuçlanır. Ancak genelde süreç birkaç ay ile birkaç yıl arasında değişebilir.

Tam Yargı Davası Reddedilirse Sonraki Adımlar

Reddedilen tam yargı davalarına karşı istinaf veya temyiz başvurusunda bulunulabilir. Üst mahkemelerden alınacak kararlar değerlendirilebilir.

Sonuç

Tam Yargı Davalarının Hak Arama Hakkı Açısından Önemi

Tam yargı davaları, bireylerin kamu idaresinin hukuka aykırı işlemlerine karşı haklarını arayabilmeleri için kritik öneme sahiptir. Bu davalar, hukuk devleti ilkesi gereği adaletin sağlanmasına katkıda bulunur.

İdari Yargıda Etkinliğin ve Adaletin Sağlanması

İdari yargıda tam yargı davalarının etkin bir şekilde yürütülmesi, adaletin sağlanması ve bireylerin haklarının korunması açısından esastır. Bu nedenle başvurulan bir hak arama yoludur.